Örencik’te Zer Madeni Açılacak Tarım Arazisine İş Makineleri Girdi.

DİLAN MUTLU

Kütahya’nın Simav ilçesine mecbur Örencik köyünün sakinleri, acele kamulaştırma kararıyla umum konulan arazilerinde açılması planlanan değerli madenine cebin mücadelesini sürdürüyor. Kamulaştırma kararı köylülerce yargıya taşınmasına karşın eroin şirketi, ekincilik arazilerine aksiyon makineleriyle girerek kâr ağaçlarını kesti. Elleriyle diktiği ürün ağaçları kesilen Hanife Akçakaya (59), “Benim kiraz ağaçlarım vardı. Elmalarım, eriklerim vardı. Burada önemli asmam vardı. Hepsi enkazın altında kaldı. Ne olursunuz yardım edin, 20 yıldan beri size fikir veriyorum ego” diye iktidara seslendi.

Türk, İngiliz, Kanadalı, Katarlı ve Yunan ortaklı Zenit Madencilik’in Türkiye’de iki cesim altın madeni projesi var. Bu projelerden biri Balıkesir’in Sındırgı ilçesine mecbur Kızıltepe’bile, ötekisi ise Kütahya’nın Simav ilçesine kapalı Örencik köyünde.

Örencik’te köylülerin Zenit’e alın mücadelesi 2019 yılından bu yana bitmeme ediyor. Yer ve Kentçilik Bakanlığı, köyde açılacak zer madeninin ÇED dosyasını 8 Ekim 2021 tarihinde onayladı ve 28 Ilk Teşrin 2021’da bile Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle köylülere ilişkin arazilerin tez kamulaştırılmasına değişmeyen verildi. Köylüler, bu kararların iptali üzere ülkü açtı.

Zenit Madencilik, Örencik köyünde açacağı madenden her yıl 850 kilogram değerli çıkarmayı planlanıyor. Madenin müsaade alanı 21 bin 850 dönüm. İlk aşamada 6 bin 680 dönümlük alanda çalışmalara başlanacağı, bu bölgede binlerce ağacın kesileceği, korkunç patlatılacağı ve siyanür kullanılacağı belirtiliyor.

ÇED raporunda toplamda 2 bin 560 dikme keseceğini belirten iştirak, 30 Haziran’de, ‘ÇED olumlu’ ve devletleştirme kararlarına ilgilendiren davalar bitmeme ederken Orman İşletme Müdürlüğü ekibiyle birlikte köylülerin feda etmek istemediği arazilere anbean tahminî 9 bin ağacı açmak üzere işaretledi ve yüzlerce dikme kesildi. Şirket, devletleştirme kararı köylülerce yargıya taşınmasına rağmen 29 Temmuz’dahi arazilere beton döktü. 17 Ağustos’ta, kızıl madeni üzere yüzlerce dikme kesildi. Müşareket, iki çevrim ilk bile köylülerin ekincilik arazilerindeki sonuç ağaçlarını kesti.

Acele kamulaştırmayla arazileri ellerinden alınan köylülerden Azime Baysuğ, bu süreçte yaşadıklarını ZÜMRÜDÜANKA Bilim Ajansı’na anlatırken gözyaşlarıyla tutamadı. Baysuğ, “Tığ hakeza inleyecek miyiz, oran bizi korumayacak mı” dedi.

Torunlarının namına “Babaanne bu domatesleri, biberleri nerede bulacağız'” diye sorduğunu aktaran Azime Baysuğ, “Bizim üzerimize haddinden fazla geliyorlar. Biz, tarlalarımızı vermeyeceğiz. Unun çuvalı 600-700 liraya bundan sonra” diye niteleyerek üretmeden geçinemeyeceklerini belirtti.

YERİMİZİ İŞGAL ETTİLER, SEÇKIN ÖZ ÇÖKME ALTINDA KALDI”

“20 senedir size düşünce veriyoruz” diye kuvvet yetkililerine sitem fail Azime Baysuğ, “Bizim 5 dönüm tarla vardı; zarfında 20-30 koz, elma vardı. Yerimizi nehiy ettiler, herhangi bir özdek göçük altında kaldı. Tellerimizi kırdılar geçtiler. Bize yardımcı olun” diyerek konuştu.

“20 YILDIR SİZE OY VERİYORUM EGO”

İş makinalarıyla tarım arazisine girilerek meyve ağaçları sökülen Hanife Akçakaya, kamulaştırılan arazisine hars ekmesine izin verilmediğini belirterek, “Benim kiraz ağaçlarım vardı. Elmalarım, eriklerim vardı. Burada makro asmam vardı. Hepsi enkazın altında kaldı. Ne olursunuz müzaheret edin, 20 yıldan beri size oy veriyorum ego. Bu yıl buraya firez ekecektim, ektirmediler” dedi.

Örencikliler, köyde açılacak zer madeni dolayısıyla yaşadıkları sorunları ZÜMRÜDÜANKA Selen Ajansı’na anlatırken şunları söylediler:

Ayşe Turan (66): Emine Erdoğan, size sesleniyorum. Bizim hangi tarlamız ne soğan dikecek yerimiz kaldı. Evlerimizin kıyısına büyüklüğünde gelip dayandılar. Biz, ansız insanıyız. Ekiyoruz, biçiyoruz ama yapacak yerimiz on paralık kalmadı. Elimiz koynumuzda kaldı. Bunlar, temelli bizi hariç fark etmek istiyorlar.

ORMANIMIZ DAHI KALMADI, BÜTÜN KATLİAM YAPIYORLAR”

Naim Baysuğ (71): Bizim hangi toprağımız hangi taşımız kaldı. Ormanımız üstelik kalmadı, bütün kırım yapıyorlar. Allah’ınızı severseniz bize arkalama edin. 20 senedir bu partiye fikir veriyoruz. Erte bizden elbet fikir istemeye gelecekler? Düşünce istemeye geldiğinizde bu köyün çıkışına barikat kuracağız, sokmayacağız sizi. Takdir sizin.

“BUNLAR SAYESİNDE KÖYLÜNÜN TOHUM, BİÇECEK TARLASI KALMADI”

Mustafa Akçakaya: Zenit Madencilik’in altındaki Haspınar Çok Ortaklı Şirketi ve CEAŞ Çok Ortaklı Şirketi vasıtasıyla tarlamıza öğün yapımı üzere girilmiştir. Bizim buna rızamız yoktur, zalimcesine bizim tarlamıza girdiler. Antrparantez ÇED sınırlarının dışına çıkmışlardır. Bu posta ÇED sınırlarının içerisinde değil. Bunlar sebebiyle köylünün ekecek, biçecek tarlası kalmadı. Siyasetçileri aradığımda üstelik hiçbiri apotr olmadı bana. Buradaki semere ağaçlarının hepsini namevcut ettiler. Bu kâr ağaçlarının ücreti tek şekilde tarafımıza yatırılmamıştır. ‘Tarlanızın parası bankaya yatırıldı’ diye insanları başlarında savıyorlar. Buralara bilcümle ağaçları gömmüşler. Bu pasanın altında bütün meyve ağaçları dolu.

GÖRÜNTÜ DÖKÜMÜ:

Azime Baysuğ (00.39-1.34)

Hanife Akçakaya (1.35-2.11)

Ayşe Turan (2.12-2.37)

Azime Baysuğ (2.38-3.12)

Naim Baysuğ (3.13-4.02)

Mustafa Akçakaya (4.03-6.24)

Share: