AK Tümen Karabük Milletvekili Ruz Açıklaması

AK Fırka Karabük Milletvekili Niyazi Güneş, Kahramanmaraş merkezli depremlerin yüreklerde meydana getirdiği üzüntünün tarifinin benzer olmadığını olmadığını bildirdi.

Gündüz, Kahramanmaraş merkezli depremler sonrası 11 bin 400 dümdar depremin meydana geldiğini belirtti. Depremden belde hayatını kaybedenlerin sayısının 45 bin 89’u geçtiğini aktaran Güneş, “Kuşkusuz milletçe acılara boğulduk. Binlerce insanımızı ebedi aleme uğurladık. Binlerce insanımız aylak kaldı. Türkiye’mizin güneyinde kâh kentlerimiz harabeye döndü. Kimi kollar garip, kimileri babasız kaldı. Maddesel kayıpların kati hesabını idrak etmek imkansız. Depremin yüreklerimizde meydana getirdiği üzüntünün tarifi kabil değildir. Gönül dünyamızda oluşturduğu ruhi buhran ise hala devam etmektedir. İnsanlar, tabiat ve felaketler karşısında ne büyüklüğünde iktidarsızlık ve biilaç kalabileceklerine benzeri sefer daha şahit oldular. Dünyanın rastgele yerinden ayrı ayrı dinlere ve farklı kültürlere mensup kontrol kurtarma ekipleri, bu şiddetli karşısında harekete geçerek, depremde kötülük görenlere katkıda olmak ve kriz altında kalan kardeşlerimizi sıhhatli çıkartabilmek üzere ülkemize akış ettiler. Bu davranışlarıyla âdemiyet ailesinin cevherinde asıl olanın, ilişik ve acıma olduğunu; kin ve düşmanlıkların ise üs karşısında kaybolmaya mahküm olduğunu dünyaya gösterdiler. ‘Asrın felaketi’ yerine yaşadığımız yer sarsıntısı sonrasında kebir meclisin mecmu üyeleri bölgede olmaya, depremzedelerin ihtiyaçlarını gidermeye, onların acılarını paylaşmaya himmet ettik. Bir Nice acı ve tasaya alay malay tanık olduk. Öncelikle lüzum depremin etkilediği bölgenin genişliği gerekse çetin kış koşulları geçmiş etapta çalışmaları zorlaştırmış olsa de sarsıntı anından itibaren devletimiz tamlık kurumlarıyla milletimize hizmet üzere canhıraş aynı şekilde seferber olmuştur. Taharri kurtarmadan, destek, arkalama ve güvenliğe, yaralıların sevkinden yardımların ulaştırılmasına büyüklüğünde; polisiyle, askeriyle, jandarmasıyla, cemi güvenlik güçleriyle seferber olmuştur. Muazzez milletimiz yaşanan bu od karşısında kontak ergin, dizge gücü nispetinde depremzede kardeşlerimize müzaheret etmiştir ve etmeye üstelik devam etmektedir” dedi.

Ülkenin ciharıyek yanından koşup mevrut muhtelif varlık, cemiyet, sendika, STK, uray, sivil binlerce gönüllü insanın canla başla çalıştıklarını aktaran Çağ, “Muavenet Etmek amacıyla, bire bir birey daha yönetmek için, kardeş kardeş benzeri eli tutup hayata bağlamak üzere uğraş eden gönül erlerini gördüm. ‘Acımıza, hüznümüze ortak oldunuz, buralara büyüklüğünde geldiniz’ diyen, dillerinden duayı sakat etmeyen, feryat figan omzumuza dayalı onulmaz kardeşlerimizi gördüm. Aynı yanda yıkılan binalar ve enkazları, öte yanda onların beyninde acıyı yüreğine ayran etmiş, ağlamaktan ayn pınarları kurumuş babaları, anneleri gördüm. çabucak herhangi bir şeyini kaybeden, akrabalarını, sevdiklerini öz elleriyle toprağa veren güçlü gönüller gördüm. Hayatın anlamının yalnız para ve mülkten ibaret olmadığını bilen, tevekkül eden insanları gördüm” diye konuştu.

Milletin haddinden fazla elem çektiğini anlatan Çağ, şunları kaydetti:

“Milletimiz çokça teessürat çekti. Çok darlıklar, depremler, nice işgaller, birçok savaşlar gördü. Yandı, sele kapıldı. Bunların çoğunu gündüz kitaplarından okuyoruz. Bazılarına dahi şahsen şahit olduk. Bugün ise canımız yanıyor, içimiz sızlıyor. Şehirlerimiz yıkıldı, toprağımız sarsıldı. Fakat aziz milletimiz sarsılmadı, umudumuz sarsılmadı. Unutmayalım ki insanlığımızın ve inancımızın sarsılması, yeryüzünün sarsılmasından henüz tehlikelidir. Yüreklerimizi yarıcı bu kötü bizi cemi yaptı, yekvücut olduk. El ele, canevi yüreğe verip kenetlendik. Çöküntü altından sâdır seçme canla sevindik. Bebeklerin o beyinsiz bakışları sona erince, çocukların bigünah bekleyişleri bitince, yetişkinler enkazdan çıkıp çaresizlikleri kurtuluşa erince, ne büyüklüğünde da mutlu olduk. Hiç tanımadığımız insanların içki alışıyla sevinmeyi öğrendik.” – KARABÜK

Share: