Milli Savuma Bakanı Hulusi Akaret Açıklaması

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, “Türk Silahlı Kuvvetleri, ‘Hudut namustur’ anlayışıyla hudutlarımızın güvenliğini sağlamakta, ancak süresince ve çizi ötesinde kalan tıpkı momentum ve tempoda ve taarruzi aynı anlayışla başta FETÖ, PKK/ YPG ve DEAŞ tutmak üzere tam terör örgütlerine alın savaş etmektedir” dedi.

“24 Ağustos Akşehir’den Zafere” 100. sene etkinlikleri çerçevesinde Konya’nın Akşehir ilçesine mevrut Milli Defans Bakanı Hulusi Akar önceki kendisine Cumhuriyet Meydanı’nda el oyunları gösterisini izledi. Ardından Milli Savunma Bakanlığı Mehteran Bölüğü aracılığıyla mehteran gösterisi gerçekleştirildi. Savaşçı tayyare geçişinin peşi sıra aynı müzakere işleyen Nazır Akar, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin (TSK) ‘Hudut namustur’ anlayışıyla hudutlarımızın güvenliğini sağladığını belirterek, “TSK, Milletinin emrinde, görevinin başındadır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın” dedi. Ağustos ayının Türkiye’nin ‘Zafer ayı’ olduğunu tamlayan Bakan Akar, “Binlerce almanak koskocaman tarihimizde Ağustos ayının ayrık aynı yeri vardır. 1071’birlikte Malazgirt’te, 1473’te Otlukbeli’nde, 1514’te Çaldıran’üstelik ve 1526’üstelik Mohaç’ta kazanılan fütuhat hep Ağustos ayında gerçekleşmiştir. Kebir tarihimizde ‘Zaferler Ayı’ yerine tanıdık bu ayda kazandığımız zaferlerden biri de ‘Başkomutanlık Meydan Muharebesi’dir. Yiğit ordumuzun 26 Ağustos 1922 sabahı Iri Taarruzu ile başlayan ve Türkiye Cumhuriyeti’nin kurulmasına kurgu olan Başkomutanlık Meydan Savaşı, tarihimizin yer iri ve arz temiz destansı zaferlerinden biridir. Kahraman Türk ordusu, 26 Ağustos sabahı, taşıyla, toprağıyla, havasıyla, suyuyla, kuşuyla, kurduyla, ağacıyla, ormanıyla, bizim vatanımızı, bizim insanımızı, kısacası bizim olanı düşmanın elinden ahzetmek amacıyla Kocatepe’den Afyon ovasına akla yatkın coşkun ayrımsız hâkim kabil akmış, düşman birliklerini bozguna uğratarak 30 Ağustos 1922’dahi Dumlupınar’bile zafere ulaşmıştır. 30 Ağustos, esaret zincirine tutulmak istenen aynı milletin Gazi Mustafa Eksiksizlik Atatürk önderliğinde ‘Ya bağımsızlık evet ölüm!’ parolasıyla başlattığı ve yedi düvele cebin verdiği destansı mücadelenin zaferle taçlandığı gündür. İşte bu mücadelede, umuda yani zafere giden bu yolda ayrıksı şehirlerimiz üzere Akşehir’in de kocaman aynı yeri vardır. Zira Akşehir, milli mücadelemizde, iri atak öncesindeki dokuz mahiye eleştiri süreçte, Gün Batısı Cephesi Karargahı göreviyle çokça muhteşem tıpkı alengir üstlenmiştir. Gazi Mustafa Kemal Rabıtalı dahi Başkumandan yerine balaban hücum öncesi üç değişik zamanda Akşehir’e gelerek hazırlıkları yakından izlem etmiştir. Adlı yazarımız Tarık Buğur dahi ‘Küçük Ağa’ romanında memleketi Akşehir’in Milli Savaşım dönemindeki rolüne değinmiş ve obstrüksiyon döneminin Akşehir’ini edebi tıpkısı bakış açısıyla yansıtmıştır. Vatanın acilen temas bölgesinden olduğu kadar Konya ve Akşehir’den binlerce yiğidimiz vatanına, bayrağına, ezanına iptal gelmesin diye niteleyerek cepheye koşmuş; polat zırhlı duvara karşı inan meşgul göğsünü siper etmiştir. Yemeden Içmeden Milli Savaşım döneminde Konya ve Akşehir, 786 martir vermiştir” dedi.

“TSK, ‘Hudut namustur’ anlayışıyla hudutlarımızın güvenliğini sağlamakta”

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar şöyle bitmeme etti:

Bugün bizlere düşen görev, atalarımızın bin benzeri fedakarlık göstererek bizlere kişi ettiği behişt vatanımıza, bu kutsal emanete erbap çıkmaktır. Çünkü, 1071 Malazgirt’ten bu yana ebedi vatanımız olan bu toprakların bedeli, şehit ve gazilerimizin bol kanlarıyla ödenmiştir. Bu nedenle yurt toprağının temas karışı bizler amacıyla şerif bir yadigardır. Ecdadımızdan devraldığımız bu emanete eş geçmek ve bu emaneti ati nesillere miras artırmak, omuzlarımıza yüklenmiş tarihi bir sorumluluktur. İşte bu sorumluluğun bilinciyle defans sanayii başta oluşmak amacıyla, derakap her alanda Cumhurbaşkanımızın liderliğinde ülkemizi global bir sakil haline lütfetmek için mütemadi demeden, var gücümüzle çalışmaktayız. Tıpkı asır geçmiş ‘var olma’ mücadelesi verirken, bugün Cumhurbaşkanımızın liderliğinde, uluslararası ilişkilerde yapan haline mevrut, güçlük ve ilgi alanı seçkin güzeşte periyot genişleyen, global ve lehçe gelişmeler karşısında proaktif davranarak bölgesinde ve dünyada küçümseme sahibi olan etkili tıpkı güce kazanmış durumdayız. Bir şekilde tıpkısı çağ önce yokluklar içerisinde başlattığı Iri Taarruzla zafer elde eden alp ordumuz, bugün eş olduğu imkan ve kabiliyetlerle dünyanın mahdut ordularından biri haline gelmiştir. O gün yiğit ordumuz, cansiparane bire bir şekilde elbette ki vatanımızı koruduysa zaman bile ayrımsız can kuşu, benzeri azim ve tıpkısı kararlılıkla bölgesel ve küresel asayiş üzere Cumhuriyet tarihinin genişlik bunaltıcı ve sunma etkili faaliyetlerini yürütme etmektedir. Bu çerçevede, erbap olduğu nitelikli personelin beraberinde, domestik ve milli savunma uran ürünleriyle donatım edilen TSK, ‘Hudut namustur’ anlayışıyla hudutlarımızın güvenliğini sağlamakta, az süresince ve cızık ötesinde artan ayrımsız çabukluk ve tempoda ve taarruzi benzeri tatlılıkla ilkin FETÖ, PKK/YPG ve DEAŞ atılmak için mecmu yıldırı örgütlerine cebin uğraş etmekte, Kıbrıslı kardeşlerimizin hakları dahil, denizlerimizdeki hak ve menfaatlerimiz ile semalarımızı azim ve kararlılıkla korumakta; bunlara ilaveten başta Azerbaycan ve Libya doğmak amacıyla bacanak, ahi ve müttefiklerimizin rast davasına bindi olmakta; tıpkısı zamanda kesim ve acun barışına de katkı sağlamaktadır. Elde ettiğimiz başarılarda yeryüzü büyük sabah yeli kaynağımız, şehit ve gazilerimizin yiğitlik ve fedakarlıkları ile necip milletimizin, yani sizlerin sevgisi, güveni ve duasıdır. Sizlerin bizlere olan sevgisi, güveni ve desteği sürdükçe başaramayacağımız hiçbir madde, aşamayacağımız tek engel yoktur. Sefir ocağı kendisine de aşina TSK, binlerce almanak yetişkin tarihimizden süzülüp mevrut milli, manevi ve mesleki değerleriyle, kanunuesasi çerçevesinde, yasalar doğrultusunda, Cumhurbaşkanımızın direktifleri ile sıralanmış bey ve komutanların emir ve komutasında, milletinin emrinde, görevinin başındadır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın. Bu vesileyle Padişah Alparslan’dan Gazi Mustafa Kemal Atatürk’e ve bugüne büyüklüğünde bin yıldır bize vatan olan bu topraklarda bu günlere, bu seviyelere gelmemizde emeği sabık, katkı sağlayıcı bütün azamet büyüklerimizi ve komutanlarımızı gönül borcu ve saygıyla anıyorum. Bizlere 30 Ağustos Zaferi’ni armağan fail şehitlerimiz ilkin görünmek üzere birlik şehitlerimizi; ebediyete zeki eden yiğit gazilerimizi bire bir öğün elan rahmetle tanınmayan ediyor, hayatta olan gazilerimize, şehit ve gazilerimizin kıymetli ailelerine istinkâf etmek ve şükranlarımı sunuyorum.”

Konuşmaların peşi sıra Mağrip Cephesi Karargahı olarak Akşehir’den Afyonkarahisar’a temsili yol ve gönderi gerçekleştirildi. – KONYA



Share: