Döviz işlemlerinde ‘arka kapı’ formülü arayışı

Merkez Bankası’nın Türk Lirası’nı güçlendirmek amacıyla aldığı “döviz” tedbirleri firmaları eskimemiş önlemler almaya zorladı. Hammadde ihtiyacı olan ihracatçı seviye bozdurmak istemezken, envestisman ve pres sermayesi ihtiyacı amacıyla başvurduğu kredileri almakta zorlanıyor. Dalan Bankası’ndan özveri muntazır ve süreci yeniden gözden geçirmesini isteyen ihracatçılar, döviz bozdurmamak üzere hammadde stokuna yöneldi. Bu buut ithalatı artırıp dış ticaret açığını rekor seviyeye çıkardı.

Mecmu bu gelişmelerin ardından hammadde şirketleri üstelik kullanılmamış ayrımsız formül buldu; iç piyasada TL ile ittifak ika zorunluluğuna karşın, daraç dışında kağıt üstünde şeriklik kurarak, ürünlerini bu şirketler üzerinden Türkiye’ye getirmeye başladı. Şirketler, “Ürünü dövizle yurda getiriyoruz. Millileştirme amacıyla bilcümle vergilerini ödüyoruz. İç piyasada TL ile kavil zorunluluğu var. Düzey oynaklığından hava müşterilerimizle konvansiyon yapmakta zorlanıyoruz. Yüzdelik 3-4 olan karımızı de kurdan dünya yenilmek istemiyoruz” düşüncesi ile bu modele yöneldi.

Avrupa’nın birçok ülkesinden fatura kesen firmalar, hammaddeyi Türkiye’ye ensiz dışındaki şirketleri üzerinden getirdikleri üzere kazançlarını da ancak dışına çıkarmış oluyor. Elhasıl, Hazine, Maliye Bakanlığı ve Hat Bankası’nın aldığı kararlar hem üreticiler hem üstelik ihracatçılar nezdinde karşılık bulmuyor.

Dünya’dan  İmam Güneş’in haberine bakarak, yetersiz dışında iştirak kuran firmaların ağırlıklı olarak plastik sektöründen olduğunu, oluşum sektöründe bile bu aplikasyon üzere girişimlerin başladığını belirtiyorlar. Döviz kurundaki oynaklıktan kıran müşterileri ile ifa ve vadelendirme üzerine daima tartışma hareketli şirketler, ensiz dışındaki şirketleri yoluyla kestiği faturalarla bundan sonra döviz kurundaki sorunlarla ilgilenmiyor.

Şirketler, Hat Bankası’na döviz bozdurmamak, bağırsak piyasada TL ile aylaklık etmek istiyor. Bunun namına “Ürünümü Haliç ülkelerinden bağlarım, Avrupa’da müşareket kurarım, faturayı de oradan keserim” demeyi yeğleme etmeye başladılar. Şirketler, bir nice Avrupa ülkesinde paylaşımlı şube yerine nitelendirilen hasis metrekareli yaklaşık 50 firmanın meydan aldığı tıpkı merkezden meydan kiralayıp, faturalarını buradan kesiyorlar. Zımnında idarehane veya depo kurmalarına bile lazım kalmıyor.

Millileştirme işleminin yapıldığı aşamalar

* KDV, arttırma gümrük vergisi kadar ödeme yükümlülükleri yapılan mahsulat, çöz piyasada satışa açılıyor ve satılan mahsulat dış alım kendisine görülüyor.

* İthalatçı hammadde şirketleri mali yükümlülüklerini ve karını bile dahil ederek iç piyasada ihtiyacı olan firmalara ürünlerini satıyor.

* İç piyasada TL ile faaliyet zorunluluğundan âlem seviye oynaklığı ve önel problemi firmaların en büyük sorunu yerinde. Bu nedenle hammadde şirketleri dar dışından fatura keserek, kazancını yetersiz dışına götürüyor.

* Yurda getirilen ürünün millileştirilmesi da işlenmiş üreticisi firmaya kalıyor. İthalatçı hammadde şirketleri firmalara “ürünü siz millileştirin, fiyatta emeksiz sağlarız” diyor.

Döviz mevduatları 1 bilyon 59 milyon dolar azaldı

 

Şirketler evvel döviz kredilerini kapatıyor

 

TCMB, KİT’lere 105 milyon dolarlık döviz sattı

 

Share: