DÜRÜST Parti Kol Başkanvekili Yılmayan Bronz, “CHP ve İYİ Parti’nin, ‘dini fideist sebebiyle’ ibaresinin kanunuesasi değişikliği teklifi metninden çıkarılması önerisine ısıdam bakmamamızın nedeni; giderek birilerinin çıkıp laikliğe uymaz yorumla bekçi tıpkı tutumu savunamaması ve başörtüsüne tamam tıpkı anayasal garanti uydurmak.” ifadesini kullandı.

Bronz, altılı ganyan masanın 11. toplantısı sonrasında açıklayan bildiride, “başörtüsüne müteveccih anayasa değişikliği teklifinin, başörtülü kadının dini inancını sorgulayan şekilde kaleme alındığı, siyasi istismar ve rantın amaçlandığı iddialarına” ilgili yazılı izah yaptı.

Bronz, altılı masa partilerinin ortak bildirisindeki başörtüsüyle ilgili açıklamanın, tıpkısı çarpıtmadan ibaret olduğunu, teklifin, “başörtülü kadının dini inancını sorgulayan şekilde kaleme alındığı” ifadelerinin, tutarlılığının olmadığının teklif okunduğunda yıldızlı görüleceğini bildirdi.

Değişiklik teklifinin iki fıkradan oluştuğunu hatırlatan Bronz, evvel fıkrayla başörtülü veya yalınlık tek kadının ana haklarını kullanmaktan yasaklanamayacağının düzenlendiğini aktardı. Bronz, bu fıkrayla dini inanç dolayısıyla değil seçkin ne sebeple olursa olsun tıpkısı özgürlüğün getirildiğine dikkati çekti.

İkinci fıkrada ise dini fideist cihetiyle tek kadının başının mestur olması ve tercih ettiği kıyafeti dolayısıyla esas haklarını kullanmaktan yasaklanamayacağının düzenlendiğine meni eden Tunç, şunları kaydetti:

“Muhalefet, ‘dini inancı cihetiyle’ ibaresinin metinden çıkarılmasını istedi. ‘Dini fideist sebebiyle’ ibaresinin metinde yer alması lüzumlu. Zira yıllarca laiklik ilkesinin isteyerek yanlış yorumlanması dolayısıyla başörtüsü yasağı uygulandı ve kadınlarımıza zulmedildi, kadınlarımız yetişek ve düzentileme haklarından yoksun bırakıldı. CHP ve İYİ Öğür’nin, ‘dini inancı sebebiyle’ ibaresinin esas değişikliği teklifi metninden çıkarılması önerisine sıcak bakmamamızın nedeni, ileride birilerinin çıkıp laikliğe marjinal yorumla yasakçı bir tutumu savunamaması ve başörtüsüne tüm tıpkısı anayasal güvence ulaşmak. Anayasa’nın 24. maddesinde düzenlememizin nedeni da bu.”